Travma Sonrası Stres Bozukluğu Nedir? | dengem

Travma Sonrası Stres Bozukluğu Nedir?

Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB), travmatik olaylardan sonra yaşanılan bir durumdur. Kişinin, yaşadığı olayı kendisine anımsatacak herhangi bir durumda, çok fazla stres ve korkuyu hissetmesi şeklinde ifade edilebilir. Genellikle uykusuzluk, kabuslar, anksiyete ve duygusal kararsızlık gibi belirtilerle karakterize edilen bir ruhsal sağlık durumudur.

Travma nedir?

Travmatik olaylar kişilerin hayatlarında azımsanamayacak değişikler meydana getirir. Bunlar yaşamsal bütünlüğü bozan olaylardır. Bazen bir doğal afet, savaş, işkence, ağır bir hastalık, yakınların kaybı, trafik kazası gibi kişilerin baş etmekte zorlandıkları travmatik olaylar arasında sayılabilir. Travmaya maruz kalan bireyler bu travma yaşantılarını üç şekilde yaşayabilirler;

  • Bireyin fiziken olaya maruz kalmasıyla (doğrudan yaşantı).
  • Bireyin olayı yaşayan kişileri tanıyor olması veya müdahalede bulunmaya çalışmasıyla (dolaylı etki)
  • Kişinin yakın ilişkiler içinde çevresindeki diğer kişilerin başına gelen bir olaya tanık olmasıyla (dolaylı etki-aktarımsal)
Travma Sonrası Stres Bozukluğu Nedir? | dengem

Travma Sonrası Stres Bozukluğu: Zihinsel ve Fiziksel Belirtileri

Belirtiler ve semptomlar kişiden kişiye farklılık gösterebilir çünkü her bireyin stresle baş etme yöntemi ve sinir sistemi farklıdır. Yaşanılan travmatik olay sonrası hemen ardından belirtileri hissetmek mümkünken bu durumun aksine aradan çok uzun yıllar geçtikten sonra dahi semptomlarla karşılaşmak mümkündür.

Bazıları birden bire ortaya çıksa da bazen de belirtiler için ortamda tetikleyici bir faktörün (bir ses, bir görüntü, bir kelime, bir davranış… vb.) varlığı yeterli olur.

Genel olarak farklılık gösteren bu semptomlar için dört ana başlığı listelemek mümkündür:

1.      Travmatik olayı yeniden yaşamak

  • Geriye dönüşler (olay tekrar oluyormuş gibi davranmak veya hissetmek)
  • Kabuslar (olaya ve ayrıntılara dair)
  • Yaşanılan olay hatırlandığında yoğun sıkıntı, bunalma hissi
  • Olay anımsandığında fiziksel olarak tepki (kalp çarpıntısı, düzensiz nefes alıp verme, vücutta ağrı, kasılma )

2.     Kaçınma ve uyuşma

  • Olayı hatırlatan her türlü yerden, kişiden, söylemlerden kaçınma
  • Olaya dair önemli anları hatırlayamama
  • Hayata dair genel bir kaygı hissetme ve ilgisizlik
  • Dış dünyadan ve iletişimden kopukluk
  • Akranlar ile benzer gelecek hayallerinden uzaklaşma

3.     Artan kaygı ve duygusal uyarılma (aşırı uyarılma)

  • Uyku problemleri
  • Genel olarak öfkeli olma
  • Odaklanma sorunları
  • Hipervijilans (sürekli “kırmızı alarmda”).
  • Sürekli ürkek bir hal
  • Kendine karşı umursamaz bir tutum

4.    Olumsuz düşünce ve ruh hali değişiklikleri

  • Yabancılaşma
  • Yalnızlık hissinin geçmemesi
  • Uzun süreli mutsuzluk ve depresyon
  • Depresiflik
  • Güvensizlik
  • Suçluluk
  • Bağımlılık üretme
  • İntihara yaklaşabilen olumsuz fikirler
dengem, Travma Sonrası Stres Bozukluğu Nedir?

Travma Sonrası Stres Bozukluğu Risk Faktörleri Nelerdir?

Yaşanılan durumlardan sonra kimlerin TSSB yaşayabileceği net olarak bilinmese de, kişinin savunmasızlığını arttırabilen bazı durumlar söz konusudur ve bunlara risk faktörleri denmektedir. Travmatik olayın türü ve yaşanılma şekli, maruz kalan kişilerin maruz kalma derecesi, olayın kasıtlı mı beklenmedik oluşuşu travmatik olayın etkisini değiştirebilmektedir.

TSSB’in ortaya çıkma ihtimalini de etkisini de arttırma eğilimi oluşturabilen belli başlı durumlar şu şekilde sıralanabilir:

  • Geçmişte ve özelikle erken yaşta yaşanılan travmatik olaylar
  • Depresyon, anksiyete gibi psikolojik rahatsızlık geçmişi
  • Ailede TSSB veya depresyon geçmişi
  • Fiziksel veya cinsel istismar geçmişi
  • Madde bağımlılığı geçmişi
  • Günlük yaşamda yüksek derecede stres
  • Travma sonrası destek eksikliği
  • Başa çıkma becerilerinin eksikliği
dengem, Travma Sonrası Stres Bozukluğu Nedir?

Travma Sonrası Stres Bozukluğunun Hangi Türleri Vardır?

Travma sonrası stres bozukluğu, travmatik bir olayın ardından gelişen ciddi bir durumdur ve genellikle kişinin yaşam kalitesini olumsuz etkiler. Bu bozukluğun farklı türleri bulunmaktadır. Bunlar arasında akut stres bozukluğu, kronik stres bozukluğu ve karmaşık stres bozukluğu gibi alt kategoriler yer almaktadır.

Kişinin yaşadığı travmanın türüne ve süresine bağlı olarak farklı belirtiler gösterebilirler. Bu nedenle travma sonrası stres bozukluğu hakkında farkındalık yaratmak ve zamanında müdahale etmek oldukça önemlidir.

Bunların hepsi travma sonrasında oluşuyorsa farkları nedir?

Akut TSSB (ASD), tüm travma türleri gibi travmatik yaşantının tetiklediği bir durumdur. Burada ayırıcı özellik ise akut stres bozukluğunun travmatik bir olayın hemen ardından ortaya çıkan ve belirli bir süre sonra düzelen semptomları ifade eder.

Kronik TSSB, bir ay veya daha uzun süre devam eden semptomların söz konusu olması ise durumun kronik bir hale dönüştüğünü ifade ettiğin bu şekilde ifade edilebilir. Burada önemli olan Kronik TSSB belirtileri ASD ile aynı olmas, ancak aylarca hatta yıllarca sürebilmesidir.

Karmaşık TSSB, uzun süreli travma veya travmatik olaylara verilen bir adlandırmadır. Kişinin aynı travmatik olaya uzun yıllar maruz kalması sonucu kişinin psikolojik sağlığını olumsuz etkileyebilen bir durumdur. Karmaşık TSSB, daha şiddetlidir ve daha fazla acı ve zarara neden olabilir, bu da bireyin iyileşmesini zorlaştırabilir.

Uzmanlar tipi olarak çocukluk deneyimlerinin olumsuz olmasından kaynaklandığını ifade etmektedir. Bunun yanı sıra karmaşık TSSB’ye neden olabilecek faktörler şu şekilde sıralanabilir:

  • Çocukluk çağı istismarı ve ihmali
  • Aile içi şiddet
  • İnsan kaçakçılığı
  • Şiddetli zorbalık
dengem, Travma Sonrası Stres Bozukluğu Nedir?

Travma Sonrası Stres Bozukluğunun Tedavisinde Etkili Yöntemler ve Uygulamalar

TSSB hangi türü olursa olsun bir uzman eşliğinde karar verilecek uygun yöntem ve uygulamalar ile semptomları hafifletmek ve etkileri en aza indirmek, kişiyi sağlıklı bir yaşama kavuşturmak mümkündür. TSBB’yi tümüyle tedavi etmek için kullanılan bir ilaç bulunmasa da semptomlarına yardımcı olmak için belirli ilaçları reçete edilebilir.

Ana tedavisinde kullanılan yöntemler Psikoterapi (konuşma terapisi), TSSB’nin, özellikle bilişsel davranışçı terapi (BDT) biçimlerinin ana tedavisidir. Bu terapi, psikolog veya psikiyatrist gibi eğitimli, lisanslı bir ruh sağlığı uzmanı ile gerçekleşir. Daha iyi çalışmanıza ve refahınızı artırmanıza yardımcı olmak için size ve/veya sevdiklerinize destek, eğitim ve rehberlik sağlayabilirler.

  • Bilişsel işleme terapisi: Bu terapi özellikle TSSB’yi tedavi etmek için uygulanmaktadır. Burada asıl hedef travma nedeniyle acı veren olumsuz duyguları (utanç ve suçluluk gibi) ve inançları değiştirmektir. Ayrıca üzücü anılar ve duygularla yüzleşmenize yardımcı olur.
  • Göz hareketleriyle duyarsızlaştırma ve yeniden işleme (EMDR) terapisi: Bu yöntem, travmatik anıları işlerken gözlerinizi belirli bir şekilde hareket ettirmeyi içerir. EMDR diğer terapi yöntemlerine göre nispeten yenidir.
  • Grup terapisi: Bu terapi türü, benzer travmatik olaylardan kurtulanları deneyimlerini ve duygularını rahat ve yargılayıcı olmayan bir ortamda paylaşmaya teşvik eder. TSSB’nin zorlukları tüm aileyi etkileyebileceğinden, aile terapisi de yardımcı olabilir.
  • Travma odaklı BDT: Bu terapi, vücudunuzun travma ve strese nasıl tepki verdiğini öğrenmeyi içerir. Ayrıca sorunlu düşünme kalıplarını tanımlayacak ve yeniden çerçeveleyecek ve semptom yönetimi becerilerini öğreneceksiniz.
dengem, Travma Sonrası Stres Bozukluğu Nedir?

TSSB’yi Engellemek İçin Alınabilecek Önlemler”

Yaşanılan olayları değiştiremezsek de hayatımızda karşılaştığımız durumlara karşı vereceğimiz tepkileri kontrol etmek öğrenilebilir ve değiştirilebilir. Koruyucu faktör olarak adlandırılan belirli adımlar belli araştırmalar tarafından ortaya konmaktadır. Bu “koruyucu faktörler” şu şekilde ifade edilebilir:

  • Güvenlik duygusunu arttırmak için arkadaşlar ve çevrenizde sevdiğiniz bireylerden destek istemek
  • Travma sonrası komplikasyon gelişmesini beklemeden bir destek grubuna katılmak
  • Tehlikeli durumlar karşısında olumlu düşünmeyi ve hissetmeyi öğrenmek
  • Bir uzman ile başa çıkma stratejilerini sağlıklı hale getirmek
  • Korku hissine karşı etkili bir davranış geliştirmek
  • Çevrenize karşı yardımsever bir tutum geliştirmek

Travma Sonrası Stres Bozukluğu İçin Yaşam Tarzı Değişiklikleri ve Destek

  • Travma ve TSSB hakkında bilgi edinin
  • Bir TSSB destek grubuna katılın
  • Açık hava etkinliklerini takip edin
  • Pozitif insanlarla zaman geçirin
  • Madde bağımlılığından uzak durun
  • Sağlıklı beslenin
  • Uyku düzeninizi sağlayın
  • Travmatik bir olay sonrası düzenli bir uzman desteği almak
  • Sağlıklı bir hayat tarzı benimseyin

Çaresizlik duygunuza meydan okuyun, zor zamanları atlatmanızı sağlayacak güçlü yönleriniz ve başa çıkma becerileriniz olduğunu kendinize hatırlatmanız önemlidir

Acı verici anılardan ve duygulardan kaçınmak istemek doğaldır. Ancak anılarınızı uzaklaştırmaya çalışırsanız, TSSB daha da kötüleşecektir. Duygularınızdan tamamen kaçamazsınız – stres altında veya gardınızı düşürdüğünüzde ortaya çıkarlar – ve bunu yapmaya çalışmak çok yorucu olabilir.

Unutulmamalıdır ki ister bireysel ister küresel etki yaratabilecek bir travmayı engellemeniz mümkün olmayabilir. Ancak bu travmanın yarattığı olumsuz durumları düzeltebilir ve hayatınızın kontrolünü yeniden elinize almanız mümkündür.

dengem’le ruhunuza iyi bakın! Çünkü bizim için değerlisiniz…

Diger Makaleler:

Deprem Korkusu ve Deprem travması nedir? 

Çocukluk Travması nedir? Nasıl Travmatize olunur?

Travma nedir

Kaynakça

  •  HelpGuide. (Melinda Smith, Lawrance Robinson, JEanne Segal). PTSD Symptoms, Self-Help, and Treatment.
  • Cleveland Clinic. Post-Traumatic Stress Disorder (PTSD).
  • Mega, F. (2020). Travma Sonrası Stres Bozukluğu Tanısının Tarihsel Süreci, Çocuklarda Klinik Seyri ve BDT Uygulamaları. travma nedir, Psikoloji Araştırmaları, 1(1), 24-29.
  • Kurt, E., & Gülbahçe, A. (2019). Van Depremini Yaşayan Öğrencilerin Travma Sonrası Stres Bozukluğu Düzeylerinin İncelenmesi. travma nedir, Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 23(3), 957-972.